Bir sinema filmine iki buçuk saatlik zamanını neden ayırır ki insan? Ya muazzam bir teknoloji harikası vardır karşısında bir an olsun dikkatini ayıramadığı ya da örümcek ağı gibi tüm zihni sarıp sarmalayan bir hikâye örgüsü içerisine girilmiştir. Aamir Khan’ın dahil olduğu neredeyse bütün filmlerde ikinci seçenek söz konusu. Her ne kadar derinlikli öyküler olmasa da bu filmler, global ölçekteki izleyici kitlesiyle çok önceden kurulmuş bir ilişkisi var Aamir Khan’ın. Başrollerinde yer aldığı ve yapımcısı olduğu “Secret Superstar” adlı filmde şarkıcı olma hayali kuran genç kız Insu’nun (Zaira Wasim) etrafındaki olumsuzluklara karşı verdiği mücadele anlatılıyor.
Bir tarafta Hindistan’ın ufak ve mütevazi şehri Vadadora, diğer yanda milyonların hayallerine ev sahipliği yapan başkent Mumbai. Küçük Insu’nun baskıcı babası ve meteliksiz hayatına karşı mücadelesi Vadadora’da başlıyor. Konu oldukça tanıdık. Ülkemiz sinema salonlarında uzun yıllar maruz bırakıldığımız arabesk filmlerin oldukça naif bir sunumu aslında. Bununla birlikte ülkenin en ünlü şarkıcılarından olan Shakti Kumar’ın çalkantılı hayatının mizahla sunumu filmi dengeliyor. Hint filmlerinde ansızın beliren ve bütünün bir parçası olarak algılanan koreografik danslar kendine yer bulamamış. Filmin en büyük sürprizlerinden birisi bu olsa gerek.
Insu’nun şarkılarını internet yolu ile tüm dünyaya duyurma macerası ve hayalleri için gizliden gizliye yaptığı uzun soluklu seyahatler küçük bir kızın tüm yokluklara rağmen verdiği mücadelede kayda değer başlıklar elbet. Fakat Hint sinemasının genel tarzını bilenler, tüm bu akışın heyecan tufanına çevrilerek sunulma konusunda yaşadığı sıkıntıları tahmin edeceklerdir. Insu’nun tüm kaprislerine rağmen peşinden ayrılmayan erkek arkadaşının varlığı bir aşk hikâyesinden ziyade hedef ulaşma yolunda kullanılabilecek bir araç tadında kalıyor. Ayrıca Insu’nun baştan sona tüm çevresine karşı takındığı asi duruş, gayri ihtiyari sempatinin ötesine geçebilecek bir ilgiye yol açmıyor en nihayetinde.
Filmin teknik düzeyi için potansiyel seyircisinin de ekstra bir beklentisinin olmadığını varsayarsak beklenen düzeyde denilebilir. Kurgu, arzu edilen ilgiyi sağlayacak formatta şekillenmiş. Sanat yönetiminin performansı, TV ekranlarında sıklıkla karşılaştığımız Hint dizilerindeki ambians tadında. Yine de Vadadora’nın yokluk içindeki koşullarının ajite etmenin ötesinde spesifik örneklerle zenginleştirilmesi dikkate değer bir durum. İmkanları kısıtlı yerleşim alanlarında televizyonun etki gücünün ne düzeyde olduğu da gözlemlenebiliyor.
Aamir Khan varlığı ile filme renk katıyor. Canlandırdığı karakteri kattığı anlık mimikler ve refleksleri ile her daim diri tutuyor. Zaira Wasim, Insu karakterinin çekiciliğini ve aynı zamanda iticiliğini de anbean aktarabiliyor seyirciye. Diğer tüm karakterlerin performansına baskın gelen bu iki isim neredeyse tüm filmi oyunculukları ile domine ediyorlar. Yönetmen Advait Chandan’ın hayret uyandıran bir katkısı (aynı zamanda bu yönde bir çabası da) bulunmuyor filmde.
İnsanı odağına alan melodram türü yapımlarda kendine has mizahını ekleyerek süslediği oyunculuğunu sıklıkla izlediğimiz Aamir Khan, geçtiğimiz günlerde İstanbul’a gelerek amacının keyifli filmler yapmak olduğunu söylemişti. “Secret Superstar” Khan’ın beyanına örnek olarak verilebilecek ve ülkemizdeki izleyici kitlesinin yalnız bırakmayacağı bir yapım.