Oscar Ödülleri’ne En İyi Film dalında aday olan Özgürlük Yürüyüşü / Selma, bu Cuma vizyona giriyor.
En İyi Film dahil 4 dalda Altın Küre’ye aday olan ve Oscar sezonunun en merakla beklenilen yapımlarından “Özgürlük Yürüyüşü / Selma” 20. yüzyıla damgasını vuran tarihi bir dönüm noktasını anlatıyor.
1965 yılında Alabama’nın Selma kentinden eyalet başkentine giden 87 kilometrelik yolda, tarihe geçen üç protesto yürüyüşü yapıldı. Martin Luther King öncülüğündeki bu yürüyüşler kamuoyunu ateşledi ve A.B.D. Başkanı Johnson’un Oy Hakkı Kanunu’nu çıkarmasını sağladı. Prodüksiyonunda “12 Yıllık Esaret / 12 Years A Slave” filminin yapımcılarının imzası bulunan epik film, bu tarihi olaylar zincirinin 50’nci yılında direnişin filizlenip dev bir insan hakları savaşına dönüştüğü tehlikelerle ve baskılarla dolu üç aylık sürece odaklanıyor.
Zengin oyuncu kadrosuyla dikkat çeken filmin başrolünde Martin Luther King performansı dilden dile dolaşmaya başlayan David Oyelowo’ya Tim Roth, Tom Wilkinson, Oprah Winfrey, Martin Sheen, Carmen Ejogo, Giovanni Ribisi, Cuba Gooding Jr. gibi isimler eşlik ediyor.
SEÇME HAKKI HAYALİ
1965 baharında yaşanan bir dizi olay, Amerika’da tarihin akışını değiştirdi. Medeni ve siyasi
haklar kavramı, kökten bir değişime uğradı. Dr. Martin Luther King Jr. öncülüğündeki cesur grup,
temel bir insani hak olan “Seçme Hakkı”nı elde edebilmek için Alabama’nın Selma kentinden eyalet başkentine doğru, tarihe geçen üç barışçıl protesto yürüyüşü yaptı. Tüm baskılara ve engelleme çabalarına rağmen zaferle sonuçlanan üçüncü yürüyüş sonrasında “1965 Oy Hakkı Kanunu” çıkarıldı.
Fakat Selma Yürüyüşleri’nin insani öyküsü, Dr. King’in halka aşıladığı umut ve inanç,
beyazperdeye bugüne dek hiç yansıtılmadı.
Ava DuVernay’ın yönetmenliğini yaptığı Özgürlük Yürüyüşü / Selma, yıllarca beklendikten ve
büyük mücadeleler verildikten sonra kazanılan bu hakkı, sağlanan adaleti, mükemmel bir
zamanlamayla sinemaseverlerle buluşturuyor. Film, Dr. King ile Başkan Lyndon Johnson arasındaki gerginlikler dahil bir dizi önemli olayı, FBI’ın olaya dahil olmakla yaptığı hataları, seçme hakkı elde edebilmek için büyük fedakarlıklar yapan insanların mücadeleci ruhunu tüm detaylarıyla gözler önüne seriyor. Çünkü bu detaylar, Amerika Birleşik Devletleri için bir dönüm noktası oldu ve tüm dünya için gerçek bir değişim yarattı.
Kendi ailesi de Alabama’lı olan yönetmen DuVernay, filmi hakkında şunları söylüyor:
“Selma, ‘sesler’ hakkında bir hikaye. Büyük bir liderin sesi. Tüm karmaşaya rağmen zafere ulaşan bir halkın sesi. Daha iyi bir toplum olmak için çabalayan bir ulusun sesi. Umarım bu film tüm seslerin değerli olduğunu ve duyulmayı hak ettiğini bizlere hatırlatır.”
Bugüne kadar Dr. King’in hayatına ya da Oy Hakkı hareketine odaklanan hiçbir filmin
yapılmamış olduğunu gören DuVernay, bu hikayenin anlatılması için büyük bir ihtiyaç olduğunu
hissetmiş. Aynı zamanda Dr. King’in üzerindeki “dokunulmaz ikon” kaplamasını da sıyırıp “hataları ve kararsızlıkları da olan ama çevresine daima güç veren, insanları ateşleyen, kanlı-canlı bir insan” portresi çizmek istemiş.