2 Eylül’de vizyona girecek The Invitation / Davet filminin detayları ve fragmanı paylaşıldı.
Bildiği başka bir akrabası olmayan Evie (Nathalie Emmanuel) annesinin ölümünden sonra DNA testi yaptırır… Test sonucunda uzun zamandır kayıp olan ve sahip olduğunu hiç bilmediği bir kuzeni olduğunu keşfeder. Varlığını yeni öğrendiği ailesi tarafından İngiliz kırsalında gerçekleşecek gösterişli bir düğüne davet edilen kadın, burada yakışıklı aristokrat ev sahibi ile yakınlaşır, ancak ailenin geçmişindeki çarpık sırlar ve akrabalarının cömertliklerinin ardındaki rahatsız edici niyet ortaya çıktıkça masal gibi bir yolculuk, hayatta kalma mücadelesine dönüşür.
Screen Gems, bir Latchkey prodüksiyonu olan DAVET’i sunar. Başrollerde Nathalie Emmanuel, Thomas Doherty, Stephanie Corneliussen, Alana Boden, Courtney Taylor, Hugh Skinner ve Sean Pertwee yer alıyor. Film Jessica M. Thompson tarafından yönetildi. Senaryo ise Blair Butler tarafından yazıldı. Yapımcı Emile Gladstone, yaratıcı yapımcılar ise Michael P. Flannigan ve Jessica M. Thompson. Görüntü yönetmeni Autumn Eakin olan filmin yapım tasarımı ise Felicity Abbott’a ait. Kurgu Tom Elkins, ACE tarafından gerçekleştirildi. Kostüm Tasarımcısı Danielle Knox. Filmin saç ve makyaj tasarımı Nora Robertson’a, müzik ise Dara Taylor’a ait.
Film, 24 Ağustos 2022’den itibaren dünyada gösterime girecek.
BU DAVETTE SİZİ DE ARAMIZDA GÖRMEK İSTERİZ
Yönetmen Jessica M. Thompson için korku türünde bir film yapma teklifi karşı konulamaz bir fırsattı. “Korku ve gerilim filmleriyle büyüdüm. Onlar benim için kutsal” diyor yönetmen. “Her zaman kadın bakış açısından anlatılan bir korku filmi yapmak istemişimdir.”
Yapımcı Emile Gladstone, “En sevdiğim korku filmleri her zaman keyif aldığım şeylere farklı bir taraftan yaklaşan filmlerdi.” diyor. “Jaws sahillere bakış açımızı değiştirdi; Halloween banliyölerin huzurunu ve sakinliğini alt üst etti; 13. Cuma yaz kamplarına ait fikrimizi değiştirdi. Her zaman romantizme, özellikle de düğünlere farklı taraftan bakmak istemiştim ve DAVET filmi ile bunu yapıyoruz.”
DAVET, babasını genç yaşta kaybetmiş annesini de kanserden henüz kaybettiği için kendisini hiç olmadığı kadar yalnız hisseden New York’ta tek başına ayakta kalmaya çalışan genç bir sanatçı olan Evie’ye odaklanıyor. Thompson, “Gerçekten Evie ile kendimi özdeşleştiriyorum.” diyor. “24 yaşımdayken, film yapabilmek için New York’a taşındım. Tek bir kişi bile tanımıyordum. Uzunca bir süre sadece ayakta kalmaya çalıştım – geçici işlerde çalıştım, bu büyük şehirde nasıl başarılı olacağımı, istedim şey için nasıl savaşacağımı, nasıl yalnız hissetmeyeceğimi bulmaya çabaladım. Ve aynı şekilde hisseden Evie – New York’un keşmekeşinde koşuşturan, ayakta kalmak için uğraşan bir New York sanatçısı. O yalnız; yakın zamanda annesini kanserden kaybetmiş. Kesinlikle Evie’nin yaşadıklarıyla özdeşlik kurabiliyorum ve eğer bana da hayatımın yolculuğuna çıkma fırsatı verilseydi – özellikle de cebimde tek kuruş yokken – Evie’ye yapılan daveti ben de yüzde yüz kabul ederdim. Elbette her şey ters gidiyor. Ama yaşadıkları sayesinde Evie gücünü topluyor, kendisine inanmaya başlıyor ve bir anlamda erkek egemen dünyaya karşı duruyor.”
Henüz DNA testi yaptırmış Evie, sadece akrabalarının olduğunu değil zengin olduğunu da öğreniyor. Evie’nin İngiltere’de sadece bir ailesi yok aynı zamanda ona kalan bir miras da var ki bu miras İngiltere’deyse gerçek anlamda çok eskiye dayanıyor olabilir. Aile, Evie’yi yaklaşan bir aile düğününe katılmaya davet ediyor. Evie’nin gerçekleşecek mide bulandırıcı olaylardan haberi yok elbette, düğünde kendisinin gelin olacağının farkında değil. Emmanuel, “Evie, bir aile düğünü için geldiğini sanıyor ve uzun zamandır kayıp olan akrabalarıyla tanışacağını düşünüyor. ” diyor. “Ama ailenin istediği gelinin Evie olduğu ortaya çıkıyor. Evie’nin DNA’sı sayesinde, aile soylarının devam etmesini sağlayacak doğru kana Evie’nin sahip olduğunu keşfediyorlar – Evie bu çılgın zengin insanlar tarafından tuzağa düşürülüyor.”