Erzurum Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen Kar Film Festivali, bu yıl da sinemaseverleri bir araya getirdi.
Kar ve soğuğuyla kış mevsiminin vazgeçilmez gündem maddesi olan Erzurum, son yıllarda festivaliyle haberlere konu oluyor. Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından düzenlenen Kar Film Festivali, her yıl kışın en soğuk günlerinin yaşandığı Mart ayı sonunda sinemaseverleri bir araya getiriyor. Bu yıl 11.’si düzenlenen festivalde çok sayıda sinemacı, üniversiteli öğrencilerle bir araya gelirken festival kapsamında düzenlenen yarışmaya katılan 200 kısa filmci de dereceye girmek için ter döktü.
İşte 3 günlüğüne konuk olarak katıldığım Kar Film Festivali’nde dair bazı notlarım.
Üç Günlük Sinema Ziyafeti
Bu yıl 23-25 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilen 11. Uluslararası Kar Film Festivali, üniversite kampüsünde bulunan Kültür ve Gösteri Merkezi’nde yapılan bir törenle başladı. 3 gün boyunca devam eden festivalin ilk konukları TRT1’de yayınlanan Seksenler dizisinin oyuncularıydı. “Türkiye’de Dizi Sektörü ve Sorunları” başlıklı söyleşi için sahneye çıkan oyuncular, ilk andan itibaren samimi tavırlarıyla öğrencilerin sevgisini kazandı. Sektöre dair düşüncelerini seyircilerle paylaşan oyuncular, kendilerine yöneltilen sorulara da içtenlikle cevaplar verdi. Aynı gün öğleden sonra öğrencilerle buluşan yönetmen Atalay Taşdiken, son filmi Meryem üzerine duygularını paylaştı. Oyuncu Mehmet Usta ve yapımcı Baran Seyhan’ın katıldığı söyleşiye ilgi oldukça büyüktü.
Öğrenciler Eleştiriye Önem Veriyor
Festivalin ikinci gününde konuk olduğum “Sinema Eleştirmenliği” söyleşisinde öğrencilerin bu alana olan ilgi ve merakının farkına vardım. Çoğu senarist ve yönetmen olmak isteyen öğrencilerin sinema eleştirmenliğine dair görüşleri, bu alana olan ilgileri kadar, eleştiri kültürüne verdikleri değerin de bir göstergesi gibiydi. Sivas filmi gösterimiyle devam eden 2. günün programında yarımada dereceye giren filmlerin gösterimleri de vardı. Festivalin son gününde fotoğraf ve belgesel alanındaki çalışmalarıyla tanınan gazeteci Coşkun Aral ile Sivas filminin yönetmeni Kaan Müjdeci, Aytekin Can ve Nuh Gül’ün konuk olduğu üç ayrı söyleşi gerçekleştirildi. Son günde programa katılan ve sektörde başarılı işlere imza atan Atatürk Üniversitesi’nden mezun öğrenciler, haleflerine önerilerde bulundu.
Dereceye Girenler Ödüllerini Aldı
Gelenek bozulmadı ve kapanış gecesi Palandöken Dağı eteklerinde bir otelde yapıldı. Festivalde belgesel, kurgusal, reklam, animasyon ve deneysel olmak üzere 5 kategoride yarışarak dereceye giren kısa filmciler kapanış gecesinde ödüllerini aldı. Deneysel film kategorisinde “K-Etkisi” eseriyle Alparslan Karlıoğlu’na, belgesel film kategorisinde “Katık” eseriyle Yahya Ercan’a, kurgusal film kategorisinde “Cennetin Çiçekleri” eseriyle Ömer Miraç Tunç’a, animasyon film kategorisinde “Losing Colors” eseriyle Ozan Gönen’e tam cumhuriyet altını takdim edildi. Reklam filmi kategorisinde ise birinci ve ikinciye layık film olmadığı için “Zede” eseriyle üçüncü olan Metehan Şereflioğlu’na çeyrek altın verildi.
Çaba ve Özveri Büyük
Olanakların sınırlı olduğu Erzurum’da düzenlenen Kar Film Festivali büyük bir çaba ve özveriyle kotarılıyor. İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Uğur Yavuz’un himaye ettiği bir ekip tarafından hazırlanan festival için hummalı bir çalışma yürütüldüğü çok açık. Haftalar öncesinden hazırlıklara başlayan ekip birçok ayrıntıyı titizlikle planlayıp etkinliğin en iyi biçimde tamamlanması için çok çalışmış. Araştırma görevlilerin öncülük ettiği ekibin geriye kalan kısmı İletişim Fakültesi öğrencilerinden oluşuyor. Bu da festivale ayrı bir anlam katıyor.
Halkın Katılımı Sağlanmalı
Bütün bunların yanında 11.’si düzenlenen festivalin elbette ki bazı önemli eksiklikleri var. Bunların başında da halkın eksikliği geliyor. Zira öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği festivale vatandaşların ilgisi neredeyse yok denecek kadar az. Üniversite kampüsünde yapılan etkinliklerin şehir merkezinde bazı noktalarda da gerçekleştirilmesi bu eksikliğin giderilmesi noktasında alternatif bir girişim olabilir. Bununla birlikte sektörden isimlerin davet edildiği festivale halkın ilgisini çekecek isimlerin yer alması gerektiği göz ardı edilmemeli. Atatürk Üniversitesi’nin tek başına sırtladığı bu önemli etkinliğe Erzurum Valiliği, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve kentteki diğer kamu kurum ve kuruluşlar daha fazla destek olmalı. Son bir not da festivalin tanıtım ve medya ayağına dair; Bu özverili festivalin çok daha etkili bir basın-medya çalışmasına ihtiyacı var.
Suat Köçer – Yeni Şafak